Bir kadının hayatındaki önemli dönemlerden biri olan hamilelik sürecinde fiziksel ve duygusal birtakım değişiklikler meydana gelir. Anne karnındaki bebek de süreçte duygusal bir bağ kurarak hissiyatlara tepki verir. Anne ve bebek arasındaki yoğun duygusal bağlantı önemli değişikliklere yol açar. Bebeğin duygusal sürecini ve ağlama gibi durumlar hakkında bilgi edinerek daha bilinçli bir hamilelik süreci yaşanabilir.
Anne Karnındayken Bebek Dış Çevreyi Hisseder mi?
Bebek anne karnındayken sınırlı bir kapasiteyle dış dünyayı hisseder. Bu sınırlılığın yanı sıra birtakım duyusal deneyimlerde yaşanabilir. Deneyimlerin başında annenin vücut sıcaklığını ve iç ortamını algılama bulunur. Bebek, karnın içinde amniyotik sıvının sıcaklığı ve annenin vücut ısısıyla çevrilidir. Bu sayede termal bir konforun içinde gelişimine devam eder. Anne karnındaki bebek dış sesleri duyabilme yetisine sahiptir. Annenin sesi, kalp atışı ve dışarıdaki sesler iç organlardan titreşimle geçerek bebeğe ulaşır. Buna bağlı olarak gebelik sırasında müzik dinlemek ve bebekle konuşmak etkileşimi artırmaya yardımcıdır. Stresten uzak sakin bir ortam yaşamak için yoga ve pilates aletleriyle aktiviteler yapabilirsiniz. Sakinleştirici ve klasik müzikleri Bluetooth hoparlör aracılığıyla dinleyerek bebeğin olumlu açıdan etkilenmesine de yardımcı olmak mümkündür. Bebeğin anne karnında duyduğu ses tabii ki tamamen aktif değildir. Birtakım sınırlamalar dahilinde dış çevre hissedilir. Bunun tam anlamıyla gerçekleşmesi doğum sonrası süreçtedir.
Hamileliğin yaklaşık 18. haftasında bebek anne karnında kalp atışlarını ve mide guruldaması gibi sesleri duymaya başlar. 26. haftada ise annenin hem içindeki hem dışındaki seslere tepki verebilir duruma gelir. Rahim içindeki bebeğin duyduğu dış ses ortalama olarak bizim duyduğumuzun yarısı kadardır. Bu yüzden bluetooth hoparlörden bebeği sakin ve huzurlu kılmaya yönelik müzikler açılabilir. Ancak bebeklerin aniden yüksek ses mâruz kalmaları ürkme ve ağlama gibi durumlara neden olabilir. Bu yüzden bebeğin dış çevreyi hissettiğini ve duyduğunu bilerek davranışları şekillendirmek önemlidir.
Anne Karnında Bebek Duygusal Değişimler Yaşar mı?
Dışarıdaki çevreyi hisseden bebek, birtakım duygusal değişimlerde yaşar. Bunlar annenin duygusal durumu, sağlığı, hormonal etmenler ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterir. Bebeğin duygusal değişimleri annenin vücudundaki kimyasal değişim ve strese bağlı olarak da gerçekleşebilir. Bebekler, bazı durumlarda annenin stres seviyesine tepki olarak bazı fizyolojik tepkiler gösterebilir. Bazen fazla stresli bir annenin kortizolün hormonu yükselir. Stres hormonu bebeğe geçip stresli tepkiler göstermesine yol açar.
Annenin duygusal durumlarına bağlı olarak mutluluk, huzur, stres ve üzgün olmak bebeğin duygu durumunu etkiler. Annenin kalp atışı, ses tonu ve diğer fiziksel belirtiler bu değişimler için önemlidir. Bebek de buna göre çeşitli tepkilerde bulunur.
Fetal Stres: Anne Karnındaki Bebeğin Duygusal Durumu
Anne karnındaki bebeğin duygusal durumları anneye bağlı olarak değişiklik gösterir. Fetal stres, bebeğin stresle ilgili olarak gösterdiği fizyolojik değişikliklerdir. Fetal stres genellikle annenin stres durumunun arttığı durumlarda görülür. Örneğin anne stresli bir durumla karşılaştığında vücutta kortizol stres hormonu salgılanır. Bu da bebekle paylaşılarak onun sistemine aktarılır. Stres hormonları bebeğin kan basıncını, kalp atış hızını ve çeşitli fizyolojik fonksiyonlarını etkiler. Fetalin uzun süre etkileri arasında doğum sonrası duygusal ve davranışsal sorunlar bulunur. Fetal stresin oluşmaması için annenin sağlıklı yaşam tarzı yaşaması önemli bir husustur.
Anne Karnındaki Bebek Ağlar mı?
Anne karnında bebek ağlaması sıkça merak edilen durumlardan biridir. Yapılan araştırmalara göre bebekler anne karnındayken yüz ve mimik hareketleriyle ağlamaya yakın tepkiler gösterir. Bu tepkilere bakarak bebeklerin doğmadan önce ağlayabildikleri çıkarımı yapılır. Anne karnında bebek ağlaması düşüncesinin başka bir nedeni daha vardır. Bebekler doğdukları esnada dünyayla tanışırken direkt ağladıkları için bunun anne karnında öğrenilen bir süreç olduğu düşünülür. Bebek ağlama yetisini geliştirmek için henüz anne karnındayken bir ön hazırlık ve öğrenme sürecinden geçer.
Anne karnında bebek ağlaması durumu yüz kaslarının, nefesin ve solunumun birlikte eş zamanlı hareketleriyle ortaya çıkmasıdır. Bebekler bu komplike durum esnasında yüksek ve şiddetli bir ses kapasitesine ulaşır. Ancak bu ses tabii ki dışarıdan duyulabilir şekilde değildir.
Neden Bebekler Anne Karnındayken Ağlar?
Anne karnında bebek ağlama nedenleri pek çok farklı değişkene bağlıdır. Bebekler temel olarak dış etkenlerden gelen tepkilere göre ağlar. Dış dünyayla iletişimde olan bebek ses yükselmesi, stres ve kavga gibi farklı durumlara tepki gösterir. Anne karnında bebek ağlaması nedenlerinden biri beyinsel gelişim ve duygusal farkındalık bakımından olumsuz uyaranların algılanmasıdır. Bebek olumsuz hissettiği durumlara karşı ağlayarak tepki verir. Ağlama hareketi aynı zamanda bir yardım göstergesidir. Bebekler farklı durumlara karşı tepki göstermek istediklerinde ağlarlar. Rahat, sakin ve huzurlu bir hamilelik süreciyle bebeklerin olumsuz durumlardan etkilenmesinin önüne geçmek mümkündür. Böylece ağlama gibi olaylara ve durumlara tepki verilme ihtiyacı da ortadan kalkar.
Annenin Karnındaki Bebeğin Ağladığı Nasıl Anlaşılır?
Anne karnında bebek ağlamasını görmek veya hissetmek oldukça zordur. Bunu anlamak için birtakım anne karnında bebek ağlama belirtileri vardır. Bebeğin ağladığı temel olarak yüz ve vücut hareketlerinden anlaşılır. Yüz mimik, kas ve hareketleri bebeğin ağladığı sonucunu gösterir. Ağız açılması ve surat buruşturma gibi durumlar için en açık göstergesidir. Anne karnındaki bebeğin hıçkırması da ağlama belirtileri arasında yer alır.
Ağlama doğumdan sonra gırtlaktan havayla senkronize olarak geçerek sesli bir hâl alır. Sesli ve fiziksel ağlama tepkisi bebeklerin ihtiyaçlarını aktarmalarının en kolay yoludur. Bu durum anne karnındayken farklı bir durumdadır. Bebekler tamamıyla su kaplı ve hava girmeyen bir ortamda olduğu için ağlama esnasında ses çıkmaz. Sessiz şekilde gerçekleştiği için anne karnında bebek ağladığını duymak da pek mümkün değildir.
Bebekler ağlamak için gereken yetiye aynen karnındaki 20. haftada ulaşırlar. Ağlama tepkisi bebeklerin beyin ve sinir sistemi bakımından da geliştiğini gösterir. Anne karnında bebek ağlamasını anlamanın en açık yolu ultrasondur. Bebeğin hareketlerinin görüldüğü ultrasonda yüz, mimik ve vücut hareketleriyle anlamak mümkündür.
Anne ve Bebeğin Duygusal Bağı Ağlamayı Tetikler mi?
Anne ve bebek arasındaki duygusal bağ her açıdan çok önemlidir. Bu bağ ağlamanın yanı sıra pek çok farklı durumu da tetikler. Anne karnında bebek ağlaması anneyle arasındaki bağın kurulmasında önemli bir rol oynar. Bebeğin tepkilerine annenin verdiği yanıtlar veya kayıtsızlık ağlamayı tetikler. Bebek ve annenin duygu durumu belli orandadır. Aradaki duygusal bağ güçlüyse ya da daha azsa ağlama durumu buna bağlı olarak farklılaşır. Bebekle olan duygusal bağı pekiştirmek için karına atılan tekmelere tepki vermek ve karnı hafifçe ovalayarak masaj yapmak önemlidir.
Bebekler annenin sesini duyduğu için yumuşak ve sevecen tonlarda konuşmak da önemlidir. Bebekle sık sık konuşmak ve şarkı söylemek etkili bir yöntemdir. Sakinleştirici müzik ve şarkılarda bebeğin daha iyi hissetmesine yardımcı olur. Annenin yürüyüş ve spor yapması, kendine iyi bakması, stresten uzak kalması ve sağlıklı beslenmesi bebeğin de daha iyi hissetmesine yardımcıdır. Bu tür etkileşim ve tepkilerle bebeğinizle güçlü bir bağ kurup ağlama durumunu azaltabilirsiniz.