İçeride ya da dışarıda fark etmeksizin soluduğunuz havanın kalitesi sağlığınız üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Peki, evinizdeki havanın dışarıdaki havadan bile daha kirli olabileceğini biliyor musunuz? Zamanınızın çoğunu geçirdiğiniz yerde ev havasını temizleme, son derece önem taşır.
Çoğu zaman evin içindeki havanın en temiz olduğu düşünülerek hata yapılır. Yemek pişirmek, sigara içmek ve hatta temizlik yapmak gibi birçok şey iç mekân havasının kalitesini değiştirebilir. Ciddi sağlık etkilerinden kaçınmak için ev havasını temizleme yöntemlerini belirlerken doğru adımları atmak çok önemlidir. İç mekân havanızın kirlenmesinin sayısız nedeni vardır. Sigara içmek, temizlik ve tadilat yapmak gibi işlemler ortamınıza kirletici maddeler yayılmasına sebep olabilir. İyi temizlenmemiş veya arızalı cihazlar da, iç mekânlarda potansiyel olarak tehlikeli seviyelerde kirletici salabilirler. Aynı zamanda evlere sızan daha yüksek dış ortam kirliliği seviyeleri nedeniyle, büyük şehirlerde iç ortamlarda hava kirliliği daha da kötüleşebilir.
Odanın havasını temizleyen bitkiler, evi havalandırmak gibi günlük rutininizde yapacağınız basit değişiklikler havayı önemli ölçüde iyileştirebilir. İç ortam havanızı iyi tutmak için temizlik, havalandırma ve kullandığınız tüm ürünler de dâhil olmak üzere alışkanlıklarınıza daha yakından bakmanız gerekir.
Kirli Hava Nasıl Temizlenir?
Kötü iç ortam havası, küf ve toz akarlarına sebep olarak bir dizi sağlık riskine yol açabilir. Evinizdeki havayı nasıl temizleyeceğinizi bilerek, hayatınızı ve ailenizin sağlığını iyileştirebilirsiniz.
Kimyasal kullanmadan iç ortamlarınızda hava kalitesini iyileştirmeye yönelik bazı ipuçları için okumaya devam edebilirsiniz:
Temiz ve Düzenli Olun: Toz ve diğer kirleticiler, dağınık bir odanın farklı alanlarında hızla birikebilir. Tozun birikebileceği alanları en aza indirmek için istenmeyen maddelerden kurtulmak önemlidir. Düzenli olarak süpürme, paspaslama işlemi yaparak tozu ve diğer alerjenleri etkili bir şekilde temizleyebilirsiniz.
Havalandırmaya Özen Gösterin: Bu, iç mekân hava kalitesini iyileştirmek için yapabileceğiniz en basit şeydir. İç mekân havasındaki zararlı hava kirleticilerinin birikmesini önlemek için pencerelerinizi günde sadece beş dakika olsa bile açmalısınız.
En sevdiğiniz yemekleri pişirmek için mutfakta vakit geçirirken, alanı iyi havalandırmak çok önemlidir. Gazlı bir pişirici kullanıyorsanız, bu durum, belirli seviyelerde zararlı olabilecek nitrojen dioksit salınımına neden olabilir. Mutfağa bir havalandırma deliği takmak, nitrojen dioksiti minimumda tutmaya yardımcı olur.
Ev Bitkilerini Tercih Edin: İç ortamlarda bitkiler hem havada bulunan zararlı bileşenleri filtreler, hem de dekorunuza eşlik eder. Örneğin, bazı bitkiler formaldehit, karbon monoksit ve nitrojen dioksiti azaltmada etkilidir. NASA'ya göre ev bitkileri, iç ortam havanızı temizlemenin en etkili yollarından biridir. Evinizin 100 metrekaresi başına bir bitki olması da nefes almanıza yardımcı olur. Bitkiler, fotosentez yoluyla karbondioksiti geri dönüştürerek nefes almamız için temiz hava yaratır. Orkideler gibi bazı bitkiler gün boyunca karbondioksiti emer ve geceleri oksijeni serbest bırakır.
Evinizdeki kötü hava koşullarını doğal yollarla azaltmak mı istiyorsunuz? O zaman odanın havasını temizleyen bitkiler edinebilirsiniz. Bunlardan bazıları şunlardır: Pothos yani salon sarmaşığı, cüce hurma palmiyesi, barış çiçeği, kurdele çiçeği, kauçuk bitkisi, dracaena gibi bitkilerdir.
Toz Akarlarını Ortadan Kaldırın: Toz akarları, döşeme, kanepe, şilte ve halı gibi yumuşak mobilyalarda bulunan mikroskobik zararlılardır. Mikroskobik boyutlarına rağmen, toz akarları havada uzun süre kalamazlar. Bununla birlikte, temizlik yaparken veya bir yüzeyde otururken, geçici olarak solunabilirler. Toz akarlarını teneffüs etmek, alerji rahatsızlıklarını tetikleyebilir. Evinizi toz akarları için yaşanmaz hale getirmek, onları yok etmenin en etkili yoludur. Bunun için bu akarların üremelerini yavaşlatmalı, sıcaklıkları ve nem seviyelerini düşük tutmalısınız. Toz akarı atıklarını gidermek için yüzeyleri vakumlayarak temizlemek de oldukça önemlidir.
Uçucu Organik Bileşik İçeren Ürünlerden Kaçının: Bu bileşikler, ahşap koruyucularda, aerosol spreylerde ve ev temizleyicilerinde bulunabilir ve seviyeleri iç mekanlarda dış mekanlara kıyasla iki ila beş kat daha yüksek olabilir. Metilen klorür, benzen, perkloretilen gibi bileşenler buna örnek verilebilir.
İç Ortamlarda Sigara İçmeyin: Kapalı alanda sigara içmek, evdeki diğer herkes için pasif içiciliğe yol açar. Odayı havalandırmak yeterli değildir, bu nedenle iç mekânda sigara içmeyi tamamen ortadan kaldırmak en iyisidir. Bu sadece iç mekân hava kalitesinde önemli bir fark yaratmakla kalmayacak, aynı zamanda sağlığınızı da iyileştirir.
Gazlı Cihazları Havalandırın: Su ısıtıcıları ve sobalar gibi gazlı cihazların uygun şekilde kurulması ve havalandırılması gerekir. Karbon monoksit, genellikle düzgün şekilde havalandırılmayan gazlı cihazlardan yayılır. Bu nedenle, karbonmonoksit sızıntısı olmadığından emin olmak için cihazı düzenli olarak kontrol ettirmek çok önemlidir. Sizin ve ailenizin güvende olduğundan emin olmak için bir karbonmonoksit dedektörü kullanabilirsiniz. Bu cihazlar karbonmonoksit seviyelerini izleyerek seviyeler belirli bir sınıra ulaştığında sizi uyarır.
Uçucu Yağ Difüzörlerini Tercih Edin: Uçucu yağların bazıları, antibakteriyel özellikleri sebebiyle ev temizleyicilerine eklenebilir veya difüzöre konulabilir. İç ortamlarınızda toz akarlarını ve bakterilerini azaltmak için çay ağacı, okaliptüs, lavanta ve karanfil gibi uçucu yağlar kullanılabilir.
Balmumu Mumları Tercih Edin: Vücudunuzun düzgün çalışması için ihtiyaç duyduğu oksijene ek olarak, soluduğunuz hava başka gazların, çeşitli kimyasalların ve çok küçük parçacıkların bir kombinasyonunu da içerir. Bu kimyasalların ve partiküllerin birçoğu, akciğerler yoluyla vücuda girdikten sonra sağlık açısından risk oluşturan kirleticilerdir. Bazı bitkiler tarafından salınan iyonlar, havadaki potansiyel olarak zararlı partiküllere bağlanarak onları nötralize edebilir. Saf balmumlarının parçacıkları, bitkilerle aynı şekilde zararlı hava koşullarını yok etmeye yardımcı olabilir.
Evcil Hayvanlarınızı Bakımlı Tutun: Evcil hayvanların olduğu bir evde evcil hayvan tüyü, deri hücreleri hemen hemen her yerde bulunur. Bir evcil hayvanınız varsa, onu, düzenli olarak temizleyerek ve mümkünse yerleri ve mobilyaları düzenli olarak HEPA filtreye sahip bir süpürge ile süpürerek temiz tuttuğunuzdan emin olmalısınız. Bu filtre, küçük parçacıkları yakalar ve bu parçacıkların havaya yeniden girmesini önler.
Klimanızın Temiz Kalmasını Sağlayın: Bir klimanız varsa, tüm evi kapsayan bir hava filtreleme sistemine sahipsiniz demektir. Klima, iç ortamdaki havayı çeker, soğutur ve geri içeri verir. Çoğu klima sisteminde düzenli olarak değiştirmeniz gereken bir filtre bulunur. Bu filtre çalışırken zararlı partikülleri yakalayabilir.
Toksik Olmayan Temizleyiciler Kullanın: Aşırı kimyasal içeren birçok ev temizleyicisi göz, burun, boğaz ve akciğer tahrişine neden olabilecek toksik maddeler içerir. Daha çevreci bir seçenek olarak sirke, kabartma tozu, narenciye suyu veya uçucu yağlar gibi malzemeleri kullanarak kendi ev temizleyicilerinizi yapmayı düşünebilir ya da daha az kimyasal içeren hazır ürünler almaya özen gösterebilirsiniz. Yoğun kimyasal içeren sert temizleyicileri kullanmanız gerekiyorsa en azından bunu yaparken pencereleri açmalısınız.
Bir Hava Temizleyici Alın: Hava temizleyicileri, havadaki zararlı parçacıkları azaltmanın etkili bir yoludur. Hava temizleyici cihazlar, iç mekân havanızı iyileştirmek için çok çalışır. Ancak bunun tersini de yapabilirler. Filtrelenmiş hava temizleme cihazları bulundurmazsanız, kirletici maddeler tekrar havaya salınabilir. Bazı hava temizleyicileri, havadaki virüsleri ve bakterileri nötralize etmeye yardımcı olmak için havaya negatif iyonlar bırakır. Aynı zamanda bu cihazlar havasız odalara çözüm sağlayabilir.
Pestisitlerden Kaçının: Evinizde hamamböceği veya karınca gibi haşerelerin bulunması oldukça kötü olabilir. Bunları yok etmek için pestisit kullanmak yerine haşereleri uzak tutmak için farklı yaklaşımlar denemeniz ideal olur. Bunu, haşerelerin girebileceği olası girişleri engelleyerek ve yiyecekleri kapalı tutarak yapabilirsiniz.
Küflenmenin Önüne Geçin: Bu mantar türleri, alerji semptomlarını tetikleyebilecek sporları havaya salabilir. Küfler, banyo, bodrum gibi karanlık ve rutubetli yerlere yerleşmeyi sever. Küften kurtulmak için sert kimyasallara başvurmak yerine, doğal malzemelere başvurabilirsiniz. Bu malzemeler; sirke, çay ağacı yağı, narenciye suları, kabartma tozu olabilir. Evde nemi kontrol etmek için yapabileceğiniz en iyi şeylerden biri, bir nem alma cihazına yatırım yapmaktır. Bu cihazlar havadaki nemi etkili bir şekilde çekerek toz akarları ve küf gibi kirleticileri ortadan kaldırır.
Küfün çürüyen yiyeceklerde de büyümesi muhtemeldir. Evin içinde dolu çöp poşetlerini tutmanın mikropları yayabileceği ve hava kalitesini etkileyebileceği unutulmamalıdır.
Yeni Mobilyaları Havalandırın: Hava kalitesini bozan zararlı bileşikler, özellikle yeni mobilyaların pek çok bileşeninde bulunur. Yeni eşya satın aldığınızda, evinizin havasında oluşabilecek olumsuzluğu gidermek için havalandırma işlemi son derece önemlidir. Mümkünse, bir hafta boyunca bu yeni eşyaları kullanılmayan boş bir alanınızda tutabilir ya da belirli bir süre boyunca eşyaları yerleştirdiğiniz odanın pencerelerini günün büyük bir bölümünde açık tutabilirsiniz.
Yemek Yaparken Kullandığınız Yağa Dikkat Edin: Dumanla dolu bir mutfaktan ve evinizde saatlerce devam eden yağ kokusundan kaçınmak için zeytinyağı kullanmayı tercih etmelisiniz.
Aktifleştirilmiş Kömürü Deneyin: Aktif kömür veya karbon, hava temizleyicilerinde filtre olarak yaygın olarak kullanılır. Bu doğal madde kokuları, uçucu organik bileşikleri ve zararlı gazları emebilir. Havanızı temizlemek için aktif kömür kullanabilirsiniz. Ancak bu aşamada filtreleri düzenli olarak değiştirmeniz önemlidir. Bu filtreler, kullanıma ve hava kalitesine bağlı olarak genellikle yaklaşık üç ila altı ay dayanır.
Gördüğünüz gibi iç ortam hava kalitesini iyileştirmenin birçok yolu vardır. Ancak, bir yöntem seçmeden önce uygun araştırma yapmanın önemi unutulmamalıdır.